Kıvanç , Taha; “Her beğeniye bir kitap”, Yeni Şafak , 1 Ekim 2000

Her beğeniye bir kitap

Taha Kıvanç

Tarih sever misiniz? Bizde okullarda öğretilediği biçimiyle tarihi sevmek pek mümkün olmadığı için konuyu böyle bir soruyla açtım. Oysa tarih, hep biliyoruz, tekerrür etmemesi için de üzerine dikkatle eğilinmesi gereken bir disiplin… Elimden düşürmediğim kitapların başında tarihe ilişkin olanlar gelir benim, her gittiğim yerde mutlaka kitapçıların ‘tarih’ raflarına da iyi bir göz atanm.

Son seyahatimden getirdiğim zihin açıcı bir kitabın dilimize çevrildiğini görünce ne kadar sevindiğimi bilemezsiniz. Dünya tarihine biraz ‘aykırı’ bir açıdan yaklaşan ‘Alternatif dünya tarihi9 altbaşlıklı “Eğer öyle olsaydı” adlı kitap bu… Kitap, dünya tarihinin keskin virajlarında bildiğimiz sonuçların değil de başka alternatiflerin hayata geçmesi durumunda nasıl bir sonuç ortaya çıkmış olabileceğine ışık tutuyor. Sözgelimi, 2. Dünya Savaşı’nda Normandiya çıkartmasını Almanlar püskürtebilselerdi, ya da Napoleon Waterloo’dan galip çıksaydı ne olurdu? Buna benzer veya benzemez bir dizi soruyu meslekten tarihçilere veya tarihe ilgisi bilinen yazarlara yöneltmişler…

Tercümeyi yayımlayan Aykırı Yayıncılık (Tel: 216- 445 2214, faks: 216- 410 5299), tarihe o kadar da sempatiyle bakmayan tembel okuyucuyu bile kendine bağlayan bir kitabı dilimize kazandırmakla büyük bir hizmet görmüş. Hele, benzer bir kitabı kendi tarihimizle ilgili olarak hazırlattığını duyunca daha da sevindim. Merakla bekleyeceğim.

Mehmet Altan benim de uzunca bir süre yaşadığım ABD/Boston’da bir yıl geçirdi. Ekonomist olması yanında dünyayı ve ülkesini yakından izleyen bir aydın olarak, teneffüs ettiği havayı Türkiye’ye yazılarıyla yansıttı, izlenimlerine değer katan, bütün akademik hayatını Avrupa (özellikle Fransa) üzerinde yoğunlaşarak geçirmiş bir Türk yazarın ‘yeni dünya “yi nasıl algıladığına ışık tutuyor olması, iki farklı uygarlık alanı penceresinden Türkiye’ye göndermelerle dolu bir kitap “Amerikan rapsodisi”..

Gezi kitaplarını, bilmediğim ülkelerle ilgili izlenimler aktaran eserleri severim zaten, ancak Mehmet Altan’ın kitabı ayrıca bir günlük lezzeti de taşıyor; şaşkınlık yaşamama kararlılığıyla yola çıkmış bir okumuş kişinin, bir üniversite çevresinde yaşadıklarının günlüğü. Tabii o ülke ABD, üniversite Harvard. olunca gördükleri, işittikleri ve okudukları biraz şaşırtmış kendisini. Keyifle okunan rengârenk bir çağrışımlar meşheri bu kitap… (Can Yayınları, Tel.: 212- 252 5675, faks: 212- 252 7233).

Madern tarihle ilgilendiniz, yabancı diyarlara yelken açmaya niyetlendiniz, o halde daha yakın bir dönemle daha bizden bir atmosferi solumaya da hazırsınız demektir. Mehmet Barlas’ın “Türkiye’de darbeler ve kavgalar dönemi” adıyla yayımladığı araştırması, bugünlerde yaşadıklarımızın tohumlarının atıldığı Cumhuriyet’in ilk dönemine damgasını vurmuş kişileri ve birbirleriyle ilişkilerini sergiliyor. Tabii, Cumhuriyet-öncesi döneme hızlı flash-backler yapmayı ihmal etmeden…

Barlas’ın kitabına ayrı bir değer katan, sonuna eklediği Turan Güneş’le yaptığı mülakatın metni. Sol mücadelede önemli bir isim olan rahmetli Güneş, kendi yaşadıklarından hareketle yakın tarihimizi ince ayrıntılarıyla yorumluyor bu mülakatta. Bir ‘bilge9 siyaset adamının, partizanlığı aşarak yaptığı tahliller günümüz ortamı için de rehber anlamı taşıyor. Aynı yayınevi tarafından çıkartılan yine Mehmet Barlas imzasını taşıyan “Turgut Özal’ın anıları9’ ile “Türkiye’de darbeler ve kavgalar dönemi” birlikte okunduğunda, hem usta bir yazarın üslup zerafetiyle tanıştırması, hem de bildik dönemlere bazılarını bilmediğimiz zengin anekdotlarla yaklaşması sebebiyle uzun süre damağı terketmeyecek bir tat bırakıyor. (Birey Yayıncılık, Tel: 212- 511 3369; faks: 212- 511 7716).

Nazan Bekiroğlu benim her ürettiğini dikkatle izlediğim bir yazar. Onun ‘Şâir Nigâr Hanım’ monografisi (iletişim Yayınları) bir dönem kadınlarının iç dünyalarını öğrenmede rehberim oldu. Halide Edip Adıvar’ı (Şule Yayınları) ondan okumak ayrı bir keyifti. ‘Nun masalları’ başlığı altında yayımlanmış öyküleri (Dergâh Yayınları) ile Zaman gazetesindeki yazılarını toplayan ‘Mor mürekkep’ (İyi Adam Yayınları) bu çok yönlü edibi takdir etmek için yeterliydi. Ancak, şu sıralarda masamın üzerinden ayırmadığım ‘Yusuf ile Züleyha’ bir çok bakımdan öncekileri aşan bir büyük eser…

Geleneksel anlatımla çağdaş yazı ustalığını, ilahiyatla edebiyatı, tarihî ‘Yusuf ile Züleyha’ öyküsünün anlatıldığı bu kitapta birbiri içine geçmiş biçimde buluyoruz. Kur’an’da ve öteki kutsal kitaplarda yer alan, her devirde kalem erbabını teshir etmiş bir aşk, fedakârlık ve mazlumiyet öyküsünü inançlı bir kalbin hassas terazisinden okumak ayrı bir mutluluk… (Timaş Yayınları, Tel.: 212- 513 8415; faks: 212-512 4000).

Sami Selçuk adlî yılı açış konuşmasını yapalı neredeyse bir ay oldu; bir çok kişi konuşmanın tam metnine nasıl ulaşabileceğini sorup duruyor. Aslında, başkanı olduğu Yargıtay konuşmanın sınırlı bir baskısını yapıp o gün dağıttı, ama en iyisi bir yıl önceki konuşması (‘Demokrasiye doğru’) ile “Zorba devletten hukukun üstünlüğüne” adlı çalışmasını da yayımlayan Yeni Türkiye Yayınları’nın (Tel.: 312- 442 6242; faks: 312- 442 6252) değerini biçimine de yansıtarak yaptığı baskıyı edinin siz…

Bu kitaplardan biri mutlaka sizin için…

Yorum yapın